Son olarak, İstanbul Barosu Meclisi, tutuklu avukat Mehmet Pehlivan’ı cezaevinde ziyaret etti. Ziyaretin ardından yapılan ortak açıklamada, Pehlivan’ın yalnızca müvekkilini savunma görevini yerine getirdiği için tutuklandığı vurgulandı ve bunun “Anayasal hak arama özgürlüğüne ve savunma hakkına açık bir tehdit” olduğu ifade edildi.
“AVUKAT OLMAZSA YARGILAMA OLMAZ”
Baro Meclisi Divanı üyeleri ile birlikte çeşitli avukat gruplarından temsilcilerin de yer aldığı ziyaretten sonra yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Avukatın; yürütme, savcılık ya da mahkemelerce baskı ve tehdit altında bırakılması durumunda, adil yargılanma hakkından ve adaletten söz edilemez. Avukatlar, yalnızca mahkemelerde değil; cezaevlerinde, kamu kurumlarında ve uluslararası mercilerde de müvekkillerinin haklarını korkmadan savunmakla yükümlüdür.”
“SAVUNMA HAKKINA TEHDİT VAR”
Baro Meclisi, Mehmet Pehlivan’ın tutuklanmasına gerekçe gösterilen unsurların, onun sadece bir avukat olarak görevini yerine getirdiğini açıkça ortaya koyduğunu belirtti. Açıklamada ayrıca şu değerlendirmelere yer verildi:
“Tutuklama kararı, avukatlık mesleğine doğrudan bir müdahale niteliği taşımaktadır. Bu durum sadece Mehmet Pehlivan’a değil, tüm savunma örgütlerine yönelik ciddi ve tehlikeli bir tehdittir.”
İstanbul Barosu Meclisi, açıklamasında hem Avukatlık Kanunu hem de Havana Kuralları, Bangalor Yargı Etiği İlkeleri gibi uluslararası belgeleri hatırlatarak, avukatlara yönelik baskıların aynı zamanda halkın adalete erişim hakkını da zedelediğini vurguladı:
“Bu güvenceler, avukatlara tanınmış birer imtiyaz değil; halkın savunma hakkının teminatıdır. Hukukun üstünlüğünü ve hukuk devletini korumak adına bu ilkelerin ihlal edilmemesi gerekir.”
Ziyaretin sonunda Baro Meclisi şu çağrıda bulundu:
“Adil yargılanma hakkı, hukuk devleti ilkesi ve savunma özgürlüğü için tüm devlet ve yargı organlarını sorumluluk almaya davet ediyoruz. Meslektaşımız Mehmet Pehlivan’ın yanında olmaya devam edeceğiz.”
Avukat Mehmet Pehlivan, 19 Mart 2025 tarihli operasyon kapsamında başlatılan soruşturma çerçevesinde, “suç örgütüne üye olma” suçlamasıyla tutuklanmıştı. Pehlivan, geçtiğimiz hafta SEGBİS aracılığıyla katıldığı duruşmada, bir sonraki oturuma doğrudan katılma talebinde bulunmuş, ancak bu talep mahkemece reddedilmişti. Red kararı, avukat camiasında ve barolarda “savunma hakkına müdahale” olarak değerlendirilmişti.
